Geçtiğimiz haftalarda hazırladığımız bir listede kısa kitaplar okumanın bazen insanın okuma temposunu artırabileceğini, türlü konulara odaklanmasını kolaylaştırabileceğini ve okurların önünde yeni yollar açabileceğini belirtmiştik.
Bu hafta da etkileyici ve kısa kitaplardan bir seçkiyle karşınızdayız! Tümü bir oturuşta okunabilecek bu kitaplar sizi kısa sürede bir dünyadan çekip bir başka dünyaya taşıyabilir.

Kâtip Bartleby
Herman Melville
Çeviren: Hamdi Koç
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Bu oldukça kısa ama bir o kadar etkileyici kitap, “Yapmamayı tercih ederim.” cümlesiyle akıllara kazınmış Katip Bartleby’nin patronunun ağzından okura ulaşıyor. Birçok okurun gözünde pasif direnişin önemli bir sembolü haline gelen Bartleby’yi ve “hiçbir şey yapmamaya” doğru giden bu direnişe çevresindeki insanların verdiği tepkiyi okumak da bir hayli ilginç. Okur da tıpkı Katip Bartleby’nin çevresindeki insanlar gibi öfke, merak, hayranlık gibi birçok duyguyu aynı anda yaşıyor. Katip Bartleby bir günde bitirilecek ama uzun süre üzerine düşünülecek kitaplardan biri.

Yalın Tutku
Yazar: Annie Ernaux
Çeviren: Yaşar Avunç
Can Yayınları
Yalın Tutku; isminin hakkını vererek aslında bir tutkuyu, neredeyse obsesyona dönüşen ve başka hiçbir şeye yer bırakmayan salt bir tutkuyu anlatıyor. Bu kitap anlatıcının evli bir adamla yaşadığı, birkaç ay süren ve yazarı tamamen ele geçiren bu tutkunun incelemesi gibi aslında. Zaman zaman bu tutkunun içinde kayboluyor, nadir de olsa isyan ediyor, gerçekle hayalin arasındaki sınırı kaybediyor anlatıcı. Yazarın kendi sözleriyle “Kendim de onlara başvurana kadar başkalarında çılgınca bulduğum yüce ya da ölümcül arzular, onursuzluklar, inançlar ve davranışlar.” olarak özetlenebilen bu kitap 50 sayfalık yoğun bir yolculuk.

Mary Ventura ve Dokuzuncu Krallık
Sylvia Plath
Çeviren: İlknur Özdemir
Kırmızı Kedi Yayınevi
Sylvia Plath’in daha az bilinen eserlerinden olan Mary Ventura ve Dokuzuncu Krallık birçoklarınca yazarın intihara meyilli psikolojisinin bir ürünü, bir “intihar alegorisi”. Kitap Mary’nin biraz isteksizce çıktığı bir tren yolculuğunu konu alıyor. Trende birçok ilginç karakter mevcut, hikaye boyunca okurun da Mary gibi kafası karışıyor, hatta disoryante oluyor. Tek okuyuşta kendini okura tam açmayan kitaplardan biri olsa da etkileyici bir okuma deneyimi sunduğu inkar edilemez.

Eddy’nin Sonu
Edouard Louis
Çeviren: Ayberk Erkay
Can Yayınları
Eddy’nin Sonu, bir toplumda farklı olmanın bedelini ödeyen bir çocuğun hikayesi. Yeterince “maskülen” olamamanın yanı sıra erkeklerden hoşlanmaya başlanmasıyla hem toplumdan hem de kendi ailesinden baskı ve şiddet gören Eddy, sevgi ve kabulleniş uğruna yavaş yavaş kendini kaybetmeye razı olmaya başlıyor. Kısa bir kitap olsa da okunması pek kolay olmadığını kabul etmek gerekiyor. Ancak bu yürek burkan hikayenin okura katacağı çok şey olduğuna inanıyoruz.

Aziz Bey Hadisesi
Ayfer Tunç
Can Yayınları
Aziz Bey Hadisesi, oldukça hüzünlü bir öykünün çarpıcı bir akıcılıkla anlatılmasının büyüleyici bir örneği, Ayfer Tunç’un yazınsal kıvraklığının bir kanıtı. Bir öykü için uzun, bir kitap için kısa bu yapıt, bir oturuşta koca bir yaşamı okurun gözlerinin önüne seriyor.

Biz İse Yalnızca Arabalardık
Alp Türkol
Vacilando Kitap
Alp Türkol’un bu kısa ama vurucu öykü derlemesi, Türk öykücülüğünün gücüne de, yeni kuşak yazarlarımızın taşıdığı potansiyele de kanıt oluşturuyor. Okuru kıskıvrak yakalayan canlı bir dille yazılmış, Türk öykücülüğünün tarihsel birikimine bir selam gönderme niteliği de taşıyan öykülerin yanı sıra, kitap üzerine daha önce yayınladığımız incelemede de belirttiğimiz gibi, “…bu denli genç bir yazarın Türk yazınının bu en temel biçimini çağdaş bir kıvraklıkla, özgünlüğünden ödün vermeden yakalayabilmesi oldukça dikkate değer bir durum.”